örümcek, çok evvelden yazılmış bir dua, acaba hangi dilde; kaç yaşında acaba gece büyülü haz, buzlu yaz damlasıyla çocuk: korkulukların da ruhu olduğunu düşünen dolanıp dünyanın tüm yollarını, ince damarlarda ilerleyen […]

mavi treni bir başına arşınlayan adamportakalın kokusu Mersin Garı’nda Cunda’da bir yaz masası Ahmet Erhanzeytindeki kekik, kerat cetveli devrimin kavimsiz peygamber, kreponsuz çocuk bayramısarhoş martısı Deniz’in, nane likörlü votka Cihangir’de yalnız […]

Ad, Soyad: Onur Caymaz 11.01.2022 Sınıf, Nu: 9A – 51 Umberto Eco çok satacak kitabın gerçek formülünü veriyor: “İlk önce bir bilgisayar edinmeniz gerekiyor, doğal olarak; bilgisayar sizin adınıza düşünen zeki […]

Tekel işçilerine…Emekleri için bir kitap: Turgut Uyar- Tütünler Islakama olsun kuruyorlar güneşte, kuruyacakbir bayrak: saçları dalgalanan nazlı kızlarince çatlak dudaklarına değiyor mavi nefesiey yaşlı yeryüzünün o kaypak sınır bilgisi sarılıyor ince […]

Post Öykü dergisinin 42’inci sayısındaki soruşturmaya yanıt. Daha önce Varlık’ta, 1952 yılı yaz mevsimi başında, Sunullah Arısoy’un, hikâyecilik sanatında ustalarımdan saydığım Memduh Şevket Esendal’a sorduğu soru, bu kez benim karşımda. Büyük […]

yaz bitti sevgilimanneler güzelliğini hatırlarbabalar düştükleri yeri çocuklarınsende mavi pencere bende kırmızı kapıne yapalım böyle, gitti çarşıda askerler, çorbacılar ferahperdede titreşen acemi şarkıalıngan vapurlarla yaldızdan kasımpatıkelimeler bile bitti, söylenmemişti suların genci […]

O nefis romanı okumuş muydun? Az bilinen iyi kitaplardan; çok değil ama uzun süre, yüz yıllarca satar! Taşlı telefon kabı da pazarlayan zincir kitap mağazalarında kapı girişlerine konmaz hiç bunlar. Hiçbir […]

‘Okurluk’ üzerine Kadıköy’de atölye düzenleyen yazar Onur Caymaz, ‘’Dünyada geçirdiğimiz zaman sayılı. Okuyacağımız kitap sayısı belli. Bu verili zaman içinde ruh üfleyeceğimiz kitapların sayısını ve kalitesini iyi seçin’’ diyor “Okumak yazmaktan […]

Dışarısı ne kadar da soğukmuş, metroya inerken sıcak vurdu. Eli ayağı karıncalandı. Işıklar var. Kalabalıktı. Akşam her yere sinmiş. Dağlara, yüksek binaların üst katlarına, parklarda tek duran ağaçların köklerine, dallara… Altıdan […]